Belki yıllar geçti üzerinden,
                                     yıllarla birlikte bedenler de.
Ama ben son bir defa olsun onu görmek istiyorum,
                                     devamının olmayacağını bile bile...

                                                   
Konu o olunca mantık arayamıyorum düşüncelerimde. Zaten arasam da onu tanıdığım günden beri aradığımı bulamıyorum yerinde. Yeniden karşıma çıkmasını, onunla dolu dolu bir gün geçirebilmeyi diliyorum sadece. Onu öyle içimde yaşattım, öyle çok yeniden beraber olacağımıza dair hayaller kurdum ki; bir günüm -sadece tek bir gün- olsa onunla, bütün bu özlem ve hayallerimden kurtularak kendimi azad edebilirmişim gibi geliyor.

Olur da olursa...
Ne yeniden bir araya geldiğimiz bilinsin, ne de birbirimize karşı sorumluluğumuz olsun. Varsın  24 saati 1 geçe "hoşçakal" bile demeden ayrılsın yollarımız. Zaten bana lazım olan da çok değil, yalnızca tek bir gece. Bu gecede ona bunca yıldır beslediğim tüm hisleri, yaptığım çocuklukları, rüyalarımı ve sayıklamalarımı anlatabilmeliyim. Anlatmalıyım ki tüm belleğim dolduran bu anılardan kurtulayım.
Bir de ona rastladıkça içimden gelen sarılma arzusu ve gerçekleştirememiş olmanın birikmiş kırıklığı var. İkimize ait olan o gün içerisinde defalarca, canım istedikçe ona sarılarak o kırıklıkların da acısını çıkarmalıyım. Sımsıkı. Hatta sımsıkıdan da öte!

Sonra elimizde içkilerimizle karşılıklı sohbetler edelim.
O anlatsın ben dinleyeyim, ben anlatınca da o. Hiç sıkılmadan saatlerce konuştuğumuz sırada başımız dönsün ve gülüşmeye başlayalım. Saçma sapan sözlerle, birbirimize komiklikler yapalım. Ben onu biraz daha gülerken seyredebilmek uğruna şekilden şekle gireyim.

Biraz da hazır sarhoşken geçmişimizde kalan kısa dönemli ilişkimizden bahsedelim. Asla başkalarına, olanlara, nedenlere ve keşkelere kapılmadan; sadece yaşadıklarımızı tiye alalım. Derken boynuna sarılıp, kulağına onu hiç unutamadığımı fısıldayayım.
Sonra...


Bir gün, sadece tek bir günümüz olsun ki, günümü onunla sonlandırıp yeni güne onun yanında uyanayım. Sorular da sorumluluklarımız da olmadan, sadece tek bir gün için yine birbirimize ait olalım. O gün sonlanınca da yine eskisi gibi birbirimizi ne arayalım ne de soralım.
Ve,
onun yaşattığı  iyi kötü her şeye veda ederken, son bir kez daha dudaklarımla ona adadığım şarkıyı mırıldanayım.
Son bir kez...