Sayfalar


Psikoloji ve nöroloji ilişkisi...
İsterdim ki herkes adına araştırılası, önemsenesi bir bilim olsun bu, zira konuştuğum 10 kişiden 7'si bunun bilim olmadığını savunuyor. İnsanlar bilsin ki Psikoloji bilimi de en az teknoloji kadar işe yarar; kanser kadar korkulası bir kavram. Her geçen gün bir parçasını daha sindirdiğim bu alanda, şimdi size nörolojik bir rahatsızlıktan bahsetmek istiyorum. 
Peşin not: Öyle zor, öyle katlanılması güç bir durum ki, en korktuğum hastalık olan Epilepsi'nin bile önüne geçiyor...

Yüz Körlüğü (Prosopagnosia)
Bu rahatsızlığın kurbanı olan bir insan (prosopagnostik), en yakını olan kişilerin bile yüzlerini tanıyamamaya başlıyor...
Hastalığının ilk evrelerinde çevresindekilerin suratının sürekli değiştiğine şahit olan prosopagnostik, yorgunluk ya da benzeri nedenlerden ötürü sanrılar gördüğünü sanır. Zamanla artan ve neredeyse her yeni karşılaşmada tanıdığı simalar yerine değişen suratları gören hasta paniğe kapılır.
Çünkü, öz annesinin bir gün öncesine göre saçını farklı toplaması bile, onun yüzünü farklı algılamasına sebep olur. Ya da giydiği yeni bir kıyafet, gözlerine sürdüğü farklı tondaki far...
Derken, hastalığın daha da ilerleyen boyutunda prosopagnostik kişi aynada kendi yüzünü bile tanıyamaz hale gelir.

yüz körlüğü
 Yüzleri akılda tutamama hastalığının sebebine, yaşanılan travmatik bir kaza-olay gösterilebildiği gibi, daha da kabul gören, geçerli bir neden olarak genetik ilişkiler gösterilmektedir. Yüz körlüğü, beynin yüz tanıma ile ilgili bölümlerinde (temporal ve oksipital bölge) oluşan  genetik bozukluklardan ötürü nörolojik bir vakadır ve tedavisi için bu alanda çalışmalar yapılmaktadır. 

Düşünsenize eşinizi, çocuğunuzu, patronunuzu tanıyamıyorsunuz. Onların kim olduğu hakkında fikir edinebilmek için kokularına, seslerine, yürüyüşlerine vb. özelliklerine odaklanmak zorunda kalıyorsunuz. 
Her şeyi geçtim, aynaya baktığınızda her defasında farklı bir surat görmek ne demek, bunu hayal edebiliyor musunuz?

Karısını Şapka Sanan Adam*
 "The Man Who Mistook His Wife For A Hat" :  (Karısını Şapka Sanan Adam) 
Prosopagnosia üzerine çalışmalar yapan  nörolog ve psikoloji uzmanı Oliver Sacks'ın bir çok nörolojik ve ilginç rahatsızlıktan bahsettiği bu kitabının ismi, yine kitabında yer verdiği,  nesnelerle insanları ayırt etmekte zorlanan ve gerçekten karısını şapka zannederek kafasına takmaya çalışan bir adamın vakasından gelmektedir. 
Kesinlikle okunası ve okuduğunuz her kelimeye şaşılası bir kitap.


*Yüz körlüğü üzerine "Faces in the crowd"  filmini önerebilirim. Çok iyi bir yapım olduğunu söyleyemem ancak hastalığı  görsel olarak da betimlemeye yardımcı olan bir film.

38 yorum:

  1. Bir solukta okudum. Bunu bilim olarak görmeyenlere pes, kanser dahi psikolojik olarak yenilebilen bir hastalıkken, buna inanmamak ne tür bi' deliliktir?

    Çok ilginç bir konuya değinmişsin, hayatımda ilk kez duyuyorum böyle bir rahatsızlığın varlığını. Kendimi düşündüm birden ve ne korkunç bir şey olduğunu fark ettim. Bazen psikolojik rahatsızlıklar fizyolojik rahatsızlıklardan daha zorlu ve ağır oluyorlar.

    Çok teşekkür ederim bu paylaşım için.

    İnsanlar boş beleş şeyler okuyacaklarına böyle şeyleri okusalar, anlasalar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sheydosh,
      ne kadar kızsak da bunları algılamayan çok insan var. ben de ilk duyduğumda hayret etmiştim. daha buna benzer bir çok rahatsızlığa yer vereceğim burada
      ilgin için teşekkür ederim^^

      Sil
  2. çok ilginç nini'm...

    geçen gün başıma şöyle bir olay geldi.bir arkadaşıma gitmiştim onun iki tane erkek yiğeni var.biri caner biri sülo.kapı açıldı arkadaşım canerdir dedi caner odanın kapısına geldi ben hayır sülo dedim çocuğun yüzüne bakarak canermiş meğer ama ben ısrarla hayır sülo diyorum abla yuh dedi caner benim ben...ben canere bakıyorum o anda ama onun sülo olduğunu görüyorum ısararla...işin kötü yanı hala ben caneri sülo olarak gördüğüme yemin edebilirim o anda...acaba ben de mi prosopagnostik oldum...aman ne güzel bir bu eksikti:)))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Prensesim,
      hemen kötüye yorma, bazen algılarımızda gecikme ya da karışma olabiliyor yorgunluk ve stresimize bağlı. yinelenirse yeniden haberleşelim tabii

      Sil
  3. zor bir hastalık.
    bu konuyu tema eden filmler de var. isimlerinden aklıma gelmedi şu an.
    bilgilendirdiğin için teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dayatılanla Yaşayan,
      asıl ben ilgine teşekkür ederim

      Sil
  4. insanların psikolojiyi bir bilim saymamalarındaki pratik yarar nedir? pratik yahut teorik bir yararı yok..ancak bilimi,amaçlandığının aksine kümülatif ve neden -sonuç ilişkileri ağıyla örülü ve her durumda aynı sonuçları veren bir bilgi birikimi olarak kabul edersek, felsefeyi ve psikolojiyi ve bunların bilime ,insanlığa olan katkısını nasıl açıklayacağız? insanı meta olarak görmemek demektir,psikolojiye kıymet vermek... bilimin,insanı en çok meta olarak görmemeye ihtiyacı var belki de..

    bahsettiğiniz rahatsızlık korkun.ç..daha önce hiç duymamıştım ..ama korkunç..insan ruhu makina olarak algılamayacak hassas yüreklere muhtaçtır bugün dünya..

    o yüreklerin artması dileği ve duasıyla..

    sevgiler kıymetli kardeşim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. D. Zehra,
      çok güzel bir dilek, dilerim kabul olur.
      Sevgiler...

      Sil
  5. ben galiba bu hastalığa yakalandım . Insanlar her defasında farklı yüzlerle çıkıyor karşıma.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kısaca Fd,
      o insanların hasta ruhundan kaynaklı

      Sil
  6. Adsız16:41

    bunu da okursam kesin intihar ederim :)

    YanıtlaSil
  7. bu bahsettıgın seyın baslangıcımıdır bılmem ama bende cogu ınsanın kım oldugunu hatırlamakta zorlanıyorum. cok degıl bır kac sene once gun ıcınde en az 1 kez gordugum bır bayan arkadasımı toplu tasımada yanyana geldıgımızde selam verınce tanımamıstım
    aynı durakta ındık aynı bınaya gırdık ve asansore bınınce kım oldugunu cıkarmıstım cok utandıgım bır olaydır bu :D
    annem hatta bana sen hatırlarsında ben hatırlamam dıye soruyor kı aramızda 31 yas var :D
    dusunun annem benden daha ıyı durumda....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. nergiz,
      endişelenme. anladığım kadarıyla farklı bir şey sendeki. yeni jenarasyonlarda sık rastlanıyor bu duruma:)

      Sil
  8. Gerçekten pek 1 enteresanmış, benim merak ettiğim, değişen yüzlerle anıları da siliniyor mudur acaba.
    İki dakika da Eternal Sunshine of the Spotless Mind'a çevirdim hastalığı:)

    YanıtlaSil
  9. cok ılgınc bı konusu varmıs kıtabında hastalığında, psıkolojıyı nasıl bılım olarak gormezler anlamadım bende onları ınsan olarak gormesem ne olur acaba?

    YanıtlaSil
  10. bir film vardı 50 öpücük mü 100 öpücük mü neydi tam hatırlayamadım...keşke unutmak ya da görmek istemediğimiz insanların suratları için geçerli olsaydı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. küçük hala, keşke unutamadıklarımız sadece yüzler olsa:)

      Sil
  11. bu konuya baslık actım sozlukte kızmadın dımı:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. biricitim,
      kızmadım, neden kızayım ki^^

      Sil
  12. Çok ilginç bir kitaba benziyor.Psikolojiyle ilgili şeyler hep ilgimi çekmiştir.Bu kitabı bulup okumalıyım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir mimin oldu nini
      maniyle yazmıyorum şimdi.:PHadi ya kafiyeli oldu gene neyse idare et artık.:P

      Sil
    2. huyumkurusun,
      ilgini çekmesine sevindim ve zoraki mim için teşekkürler:)

      Sil
  13. İnanmıyorum çok fena ama yaa:( ben de merak ettim bu kitabı edinmeliyim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ipekböceğim,
      kesinlikle edinilmesi gereken bir kitap

      Sil
  14. hastalıkmıymıs , riyakarlık sanıyordum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ilkay ağaca,
      riyakarlık etik konusuna giriyor

      Sil
  15. Çok ilginç şeyler öğrendik sayende :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bolat,
      ne mutlu bana, daha neler yazacağım...^^

      Sil
  16. çok faydalı bir paylaşım olmuş. yeni ve ilginç şeyler öğrendim ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Meraklı Adamın Not Defteri,
      çok sevindim

      Sil
  17. Faces In The Crowd isimli bir filmde de bu yüz körlüğü konusu işlenmişti. Kötü bir film ancak konuyla birebir bağlantılı.
    Gerçek şu ki yüzlerimizle varız, kimliğimiz aslında yüzümüz. Bunun kaybının ne kadar kötü olacağını hayal bile edemiyorum. Ama nesneleri ve insanları birbirine karıştırmak nasıldır, işte o daha da bir enteresan. İlgimi çekti bir okuyacağım kitabı, güzel bir yazı olmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. missi,
      filmi ben de önermiştim konuya dair.
      teşekkür ederimm

      Sil
  18. Yazınız sayesinde haberim oldu, inanamadım böyle bir rahatsızlığı hayal bile edemiyorum. Çok teşekkürler faydalı yazınız için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ponti,
      mutlu oldum,
      teşekkür ederim

      Sil

Sen de kelimelerini benimle paylaşabilirsin.

Blogger tarafından desteklenmektedir.