Uzun zaman oldu Ay'a yazmayalı...
Oysa çok daha yakın olalım diye kavramamış mıydım onu ellerimle? Bir tek benim etrafımda dönsün diye indirmemiş miydim asılı kaldığı gökyüzünden?
Demek ki onu boğmakla yanlış yaptım. Sevmeyi beceremedim.
Göğsüme yasladığım yüzü karanlıkta kalınca aydın yanını tek başına sevemedim.
Ne mi oldu?
İşte, birkaç savunma mekanizmasıyla son durum: Ay ve ben bir süredir konuşmuyoruz.
1) Bastırma: Anlamadım, konu nedir?
2) Bahane bulma (Mantığa bürüme): İyi de, zaten çok konuştuğumuz da yoktu...
3) Yansıtma: Konuşmuyoruz çünkü onun tek dünyası olmamı istiyor. Elinden gelse beni alıp gezegeni yapacak.
4) Karşıt tepki geliştirme: Bence beni çok boğmamalıydı. Kıskançlığın ve sahiplenmenin de bir dozu olmalı canım.
5) Hayal kurma: Oysa şimdi yanıma inse. Yine penceremden beni izlese. Gel dese bana. Gel de pencereni arala...
6) Kaçma: Konuşmazsak konuşmayalım.
7) Yön değiştirme: Konuşmamamız mesele değil. Benim derdim pencereyle. Vasistas nasıl olur da açılmaz!
8) Pollyanna: Neyse ki Dünya hâlâ beni içinde istiyor.
Birbirinden bağımsız ama bir o kadar da bağımlı, çoğu eş zamanlı duygularımla tanıştın mı sevgili okur?
Nasıl da dağınık görünüyor zihnim değil mi? Oysa bu dağınıklık oluyor beni dağılmaktan koruyan, zihnini kollayan. Tıpkı senin zihninde mesai yapan savunma mekanizmaların gibi...
Sonuç olarak iyiyiz Ay'la. Her zaman olduğumuz gibi. Bu yazı sadece en dolaylı haliyle birkaç mekanizma temsili. -hoşgeldinfreud-
Bir diğer Savunma Mekanizmaları yazım için tıkla, Bu konu biraz ağır ama...
Bunu 8 maddeyle ifade edip hala cevabı bulamaman, aslında ilk maddenin pollyanna olması ve birde çok terssin ya da ben tersim sen tersim misin?
YanıtlaSilİ.A
Canım Atım, adı üstünde savunma mekanizması. :) Son ihtimal daha yüksek.
Silkimin aklı fikri yerinde ki? hepimiz karmakarışığız. :)
YanıtlaSilsonuç olarak Ay ile iyi olmanız çok güzel...
YanıtlaSilinsan olmak, karmakarışık ta olsa duygulara sahip olmak çok güzel...